
Haberlerden de takip ettiğimiz gibi bu haftasonu macaristan gp de massa talihsiz bir kaza geçirdi. Senelerdir ciddi kazalar yaşanmayan ve artık güvenlik sorunlarının son bir kaç sezondur büyük ölçüde çözüldüğü yarışlar seyretmeye başladık formula 1 de. Çok geriye gitmeye gerek duymadan 94'te imola da hayatını kaybeden Rainman (Ayrton Senna) ve 99'da silverstonda iki bacağı da kazada kırılan diğer efsane Michael Schummaher'in kazasından sonra günümze kadar 15 yılda daha ciddi bir kaza yaşanmadı ve güvenlik önlemleri her sezon daha da sıkılaşarak formula 1 i daha da sıkıcı hale getirdi, rekabeti arttırmak için getirilen kurallar ise amacına ulaşamadı... nerede o eski yarışlar, çekişmeler, cesur pilotlar ? Yarışların ortasında TV karşısında uyuyakalır olduk...
Williams F1 takımının 2000-2006 yılları arasındaki tasarımcısı Patrick Head bir röportajında "formula 1 de yarışacak bir araba tasarlamak istiyorsanız güvenliği 4 belki de 5. sıraya koymalısınız" demişti "otomobil yarıştırmak istiorsanız 1. sırada motor performansı, 2. sırada aerodinamik performans, 3. sırada lastiklerin performansını düşünmelisiniz bunlara karar kıldıktan sonra da çok abartmadan güvenliği düşünebilecek durma gelirsiniz" bu söz senelerce kulaklarımda çınladı hep. kazalar yaralanmalar ve ölümler malesef bu işin doğasıydı. "Motor sporları tehlikelidir" sözünü daha da perçinlemiş oldu benim için...
94'ten bu yana formula 1 güvenli hale getirmek için koyulan kurallar ve yeniliklere bakacak olursak genel olarak; şok emici burun konisi, 99'da getirilen ve bu sezon başında tekrar kaldırılan lastiklerde 4 diş kuralı, Nascar yarışlarından transfer Hans ve çıkabilen kokpit yan bariyerleri ayrıca motor hacimlerinin küçültülmesi devir sınırlandırmalarıyla formula bir son 10 yıldır pilotların ciddi yaralanmadığı ve ölmediği güvenli denebilecek bir otomobil yarışı haline gelmiş oldu...
Bütün bunlara rağmen bu haftasonu Massa'nın başına gelen olay aslında, doğasından uzaklaştırılmış formula 1 in ruhunun bir haykırışı ve kendini hatırlatması gibiydi. Bunun yanında da hayatın en ilginç tesadüflerinden biriydi bana göre. Kendisinden 4sn önde olan Baricello nun aracından kopan 980g ağırlığındaki çelik yay ne tesadüftür ki tam da Massa ordan geçerken ve tam da kafasının hizzasında, hareketinin yukarıya doğru zıplama kısmını gerçekleştirerek 240km hızla giden Massaya çarpıp kaskını parçaladı.
Yayın orda olması, tam o anda o yüksekliğe zıplamış olması ve massanın da tam ordan geçmesi beni tesadüf dediğimiz şeyin bile aslında ne kadar yüksek olasılıklı olduğu konusunda düşüncelere saldı...
Kask daha sağlam olsaydı kurtulabilirdi diye düşünen arkadaşlar için fizik dersi olarak kabaca:
0.5*yayın kütlesi*aracın hızı^2 = 2177.79joule, yayın da 0,5ms süreyle çarptığını düşünürsek aktardığı güç = 2177.79*1000/5=435.59 kilowatt peki bu ne anlama geliyor derseniz: formula 1 aracı motorunun bir saatte yaptığı iş olan 750 beygir = 559.27 kW a yakın bir gücü 0,5ms de Massanın kaskına ve kafa tasına uyguladığı anlamına gelmekte... varın siz düşünün formula 1 ruhunun öfkesini.
Sonuç olarak motor sporlarını ne kadar güvenli hale getirmeyi düşünürseniz düşünün her zaman yeni bir olay çıkıp size yeniden güvenlik önlemlerini sorgulatacaktır... kaldı ki motor sporları risk analizcilerine göre hala dünyanın en güvenli sporudur. (futboldaki sakatlıkları bir düşünün) Bir diğer sonuç ise tesadüf diye adlandırdığımız, bize yok artık dedirten olayların aslında ne kadar yüksek ihtimallere sahip olabileceklerinin bir göstergesidir bu kaza....ve belki de gerçekten tesadüf evrenin bizi şaşırtmak için hazırladığı sürprizlerdir...
Talihsiz deve Massa ya tekrar geçmiş olsun diyerek bitiriyorum....

Hiç yorum yok:
Yorum Gönder